Sektör analizine yönelik iki temel yaklaşım vardır. Biri yukarıdan aşağıya yaklaşım, diğeri ise aşağıdan yukarıya yaklaşımdır. Yukarıdan aşağıya yaklaşım, ekonominin ve nüfusun en büyük bölümünü etkileyen makroekonomik faktörlere ve koşullara odaklanır. Aşağıdan yukarıya yaklaşım ise bireysel şirketlerin temellerine ve gelecekteki kâr potansiyellerine odaklanır.
Porter’in beş gücü
Şirketinizin bir sektördeki stratejik yerleşimini etkin bir şekilde planlamak için, iş başındaki rekabet güçlerini anlamalısınız. Porter, bu güçleri anlamanın stratejik karar verme için gerekli olduğunu teorileştirdi. Beş Güç modeli, bir pazardaki rekabetin yoğunluğunu ölçer. Rakiplerin sayısını, yeteneklerini ve teklifleri arasındaki farklılaşma derecesini dikkate alır. Bir endüstri büyüdüğünde ve tüketicilerin teklifleri kolayca değiştirme seçenekleri olduğunda rekabetin yoğunluğu yüksektir.
Porter’ın Beş Kuvvet modelini kullanarak, sektörünüzün rekabetçi konumunu daha iyi anlayabilir ve iyileştirme ve büyüme alanları bulabilirsiniz. Ayrıca, bir sektördeki trendler hakkında size bir fikir verir. Bu, hangi sektörlerin rekabet etmeye değer olduğunu ve hangilerinden kaçınmanız gerektiğini daha iyi anlamanıza yardımcı olabilir.
Yukarıdan aşağıya yaklaşım
Sektör analizine yukarıdan aşağıya yaklaşım, bir ülkenin ekonomisini etkileyen faktörlere dayanmaktadır. Gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) olan en yüksek seviyede başlar. GSYİH, bir ekonominin büyümesinin kapsamlı bir ölçüsüdür ve birçok yatırımcı bunu karşılaştırma için bir ölçüt olarak kullanır.
Yukarıdan aşağıya yaklaşım, büyük bir sistemi analiz etmek ve ardından onu alt sistemlere bölmek için kullanışlıdır. Ekonominin genel durumunu belirleyerek başlar ve daha sonra gelişecek sektörleri tanımlar. Ardından, bu sektörlerdeki şirketlerin menkul kıymetlerini analiz eder. Büyük bir sisteme bu şekilde bakmak önemli miktarda zaman kazandırabilir.
Bununla birlikte, yukarıdan aşağıya yaklaşım da sorunludur, çünkü yanlış sonuçlara yol açabilir. Örneğin, yukarıdan aşağıya bir yaklaşım portföyünüzü daha az çeşitlendirebilir ve hatta tüm sektörleri değerlendirme dışı bırakabilir. Ayrıca, bir sektörde faaliyet gösteren bazı iyi şirketleri kaçırabilirsiniz.
Endüstri özgüllüğü
Sektöre özgülük, sektör analizi yaparken dikkate alınması gereken önemli bir faktördür. Bunun nedeni, aynı sektördeki hisse senetlerinin tipik olarak aynı yönde hareket etmesi ve aynı piyasa faktörlerinden etkilenmesidir. Ekonomide her biri yüzlerce şirkete sahip dört ana sektör vardır. Bir endüstri, benzer türde mal veya hizmetlere sahip olan bir endüstri olarak tanımlanabilir.
Sektör analizi yapmak için sektördeki arz ve talep istatistiklerini, rekabet ortamını, diğer sektörlere göre konumunu ve teknolojik gelişmeler ve dış etkenler ışığında geleceğe dair beklentilerini bilmeniz gerekir. Her ülkenin dünyanın geri kalanına göre ne kadar ürettiğini bilmek de yararlıdır.
Derinlemesine yaklaşım
Sektör analizi, bir endüstrinin ekonomik ve finansal durumuna odaklanan ve yatırımcıların bir ekonominin iş döngüsünün farklı aşamalarında hangi şirketlerin en karlı olduğuna karar vermelerine olanak tanıyan bir tür hisse senedi analizidir. Bu tür bir analiz iki şekilde yapılabilir: yukarıdan aşağıya bir yaklaşım genel ekonomik koşullara odaklanırken, aşağıdan yukarıya bir yaklaşım bireysel şirketlerin temellerine ve gelecekteki beklentilerine bakar.
Bazı insanlar ikincisini tercih etse de sektör analizi nitel veya nicel olabilir. Nitel bir yaklaşım, bireylerle görüşmeyi ve odak grupları yürütmeyi içerirken, nicel bir yaklaşım anketleri ve çeşitli örnekleme yöntemlerini kullanır. Her iki analiz türü de dört ana adımı içerir: veri toplama, veri analizi, yorumlama ve iletişim. Kapsamlı bir derinlemesine analiz, verileri toplamak için kullanılan panel şirketiyle ilgili durum tespiti de içerir.
Veri toplama
Veri toplamanın temel amacı, veri analizini kolaylaştırmaktır. Veri toplamayı etkili kılmak için verilerin doğru ve yüksek kalitede olması gerekir. Bu veriler de güvenilir ve tarafsız olmalıdır. Bu unsurlar olmadan veri analizi anlamlı olmayacaktır. Ayrıca, verilerdeki hatalar verilere dayalı kararların geçerliliğini baltalayabilir.
Veri toplama yöntemi, kuruluşun ihtiyaçlarına göre uyarlanmalıdır. Örneğin, yaşa, etnik kökene ve coğrafyaya göre farklı kitleleri hedeflemek faydalı olabilir. İhtiyacınız olan veri türüne karar verdikten sonra güvenlik kontrollerini uygulayabilirsiniz. Sürdürülebilir bir veri toplama yöntemi seçmek de önemlidir.
Bunun yanı sıra veri toplama süreci tarafsız bir şekilde yürütülmelidir. Bu, sonuçların önyargısız olmasını ve bilgilerin meşru kabul edilmesini sağlayacaktır. Ayrıca aynı bilgilerle ilgili soruları birkaç kez sormalısınız ki yanıtlardaki dürüstlük düzeyini ölçebilesiniz.
Global Ölçekli Sektör Performans Analizi
Data İstanbul olarak, dijital alanda gerçekleştirdiğimiz hizmetlerimizin tamamı sektör, piyasa ve rekabet analizine dayanılarak yürütülmektedir. Başta SEO Hizmeti olmak üzere, E-Ticaret Danışmanlığı, Dijital Reklamcılık ve Marka İtibar Yönetimi alanlarında doğru veri analizleri yapılarak çalışmaları planlamaktayız.